Türkler içlerindeki devrimci ruhu kimden aldıkları çok belli.
Atatürk 2 filmini izleyince, hayran olmamak mümkün değil.
Birinci filmini izledikten sonra ikincisini de izleme fırsatı bulduğum için şanslı sayıyorum
kendimi Bu filmde, 1912 ile 1918 yılları arasında geçen mücadele ve Türkiye'de olan durumları alatılıyor.
İzlerken sanki sizde o an'da gibi hissediyorsunuz kendinizi. Filmi o hale getiren ve bize o anları sanki gerçekmiş gibi yaşatan tüm yapıma teşekkürü borç biliriz.
Türklerdeki bu devrimci ruhu Atamızdan geliyor.
Atamızın hiç şikayet etmeden hep vatanı için uğraştığını ve aklı da kalbi de vatan diye çarptığını filmde bir kez daha görmüş oluyoruz
Türkiye' de sadece savaşlar olmamış, insanlar arasındaki o birlik bilincini izledikçe biz istersek neler neler başarırız diyorsunuz.
Filmde bir sahnede Kadınlara tanınması gereken haklardan bahsediliyor
. Kadınları sadece evi çekip çeviren ve çocuk büyütmesi gereken bir varlık gibi görülmemesi gerektiğini izliyorsunuz
. Ama işte, yine geldi amalar gitti öyle olması gerek'enler.
Ne güzel bir söz, "Geldikleri gibi giderler" Film bitse bile etkisinde kalıyorsunuz.
Türk ruhunuz canlanıyor adeta, güzelmiş Türk olmak, iyi ki diyorsunuz içinizden.
Tarihler boyunca en çok Türkler var olma mücadelesi vermiş.
Hiç şüphesiz ki, herkesi farklı farklı diyarlara savurmuştur bu durum. Her bir mücadele, savaş ayrımcılık ve asimilasyonlar.
Ama eminim çok az Türk, Türk olmaktan vazgeçmiştir Zaten vazgeçenler bizden değildir deyip, Atatürkun üçüncü filmini beklemeye başlıyoruz
. Fırsatı olan için mutlaka izlenmesi gereken bir film.
Ne mutlu Türküm diyene
Aylin Özgür