Anasayfa
Yazarlar
Nimet Ünal Mİzrakli
Yazı Detayı
Bu yazı 4544+ kez okundu.
İÇİNDE BOĞULAN KADIN
Bir kadının gözlerinin ardında saklanan hikaye, çoğu zaman dışarıdan bakıldığında anlaşılmaz. Güçlü ve zarif duruşunun ardında, belki de kimsenin bilmediği derin yaralar ve hayal kırıklıkları yatmaktadır. Bir kadın duygusal duyarsızlık, şefkat eksikliği ve koşullu sevgi ile çevrelenmiş bir dünyada ise, hayatta kalmak ve kendi değerini korumak adına büyük bir içsel mücadele vermek zorunda kalır. Bu mücadele, onu hanımefendiliğinden ödün vermeye, kendini savunmak adına daha sert ve kararlı bir duruş sergilemeye iter.
Bir erkek, bir kadının duygularından anlamaz ve empati kurma yeteneğinden yoksunsa, bu durum kadının içsel dünyasında büyük boşluklar yaratır. Kadın, kendini ifade etmekte zorlanır, çünkü karşısındaki kişi onun hislerini anlamaktan acizdir. Duygusal duyarsızlık, kadının yalnızlık hissetmesine ve içindeki sesin giderek daha da kısılmasına neden olur. Onun bu yalnızlık ve anlaşılmama hissi, zamanla bir öfke ve hayal kırıklığına dönüşür. Hanımefendiliğini korumak adına sergilediği sabır, bir noktadan sonra tükenir ve kadın kendini savunmak için sertleşir.
Şefkat göstermeyen bir erkekle yaşamak, kadının kalbinde bir buz tabakası oluşturur. Destek ve anlayıştan yoksun bir ilişkide, kadın kendini değersiz ve yalnız hisseder. Bu duygusal soğukluk, onun içsel direncini kırar ve güven duygusunu zedeler. Ancak, bir noktada kadın, kendi sıcaklığını ve şefkatini korumak için mücadele etmeye karar verir. Hanımefendi tavrını bir kenara bırakır ve kendi haklarını savunmak adına sert bir duruş sergiler. Bu süreçte, içindeki gücü ve kararlılığı keşfeder.
Bazı erkekler koşullu sever.Koşullu sevgi, bir kadının özgürlüğünü kısıtlayan ve onun kendini ifade etmesini engelleyen bir zincirdir. Sevgiyi hak etmek için sürekli çaba sarf etmek zorunda kalmak, kadının ruhunu yorar ve onu duygusal olarak yıpratır. Koşullu sevgi, kadının kendine olan güvenini sarsar ve sürekli bir belirsizlik içinde yaşamasına neden olur. Ancak, bir noktada kadın, bu zincirleri kırmak ve kendi değerini savunmak için cesaretini toplar. Hanımefendiliğini bozarak, kendi özgürlüğünü ve içsel barışını kazanmak için mücadele eder. Koşullu seven erkekler zaman zaman onu koşulsuz seven kadına duygusal ceza uygular. Duygusal ceza veren bir erkekle yaşanan ilişkilerde, kadınlar sürekli olarak manipülatif davranışlara maruz kalırlar. Bu tür bir ilişki dinamiği, kadının psikolojik olarak yıpranmasına ve kendini savunma mekanizmalarını geliştirmesine yol açar. Duygusal cezalandırma karşısında, kadınlar bazen kendilerini korumak adına daha sert ve mücadeleci bir tavır takınmak zorunda kalabilirler.
Duygularından anlamayan, şefkat göstermeyen ve koşullu seven bir erkekle ilişkide olmak, kadınlar için oldukça zorlu bir deneyimdir. Bu tür ilişkilerde, kadınlar bazen kendilerini savunmak ve haklarını korumak adına hanımefendiliklerini bozmak zorunda kalabilirler. Ancak, bu durum kadının içsel gücünü ve kararlılığını keşfetmesine de olanak tanır. Sağlıklı ve dengeli ilişkilerde, karşılıklı anlayış, şefkat ve koşulsuz sevgi önemlidir. Kadınlar, kendi değerlerini ve duygusal sınırlarını koruyarak, hak ettikleri değeri görmedikleri ilişkilerden uzaklaşma cesaretini göstermelidirler.
Bu cesareti arayan hemcinslerime ve bu kadın neden hanımefendiliğini bozuyor diye sorup duran karşı cinslerime gelsin bu yazım.
Nimet Ünal Mızraklı
@nisanrain
Ekleme
Tarihi: 09 Ağustos 2024 - Cuma
İÇİNDE BOĞULAN KADIN
Bir kadının gözlerinin ardında saklanan hikaye, çoğu zaman dışarıdan bakıldığında anlaşılmaz. Güçlü ve zarif duruşunun ardında, belki de kimsenin bilmediği derin yaralar ve hayal kırıklıkları yatmaktadır. Bir kadın duygusal duyarsızlık, şefkat eksikliği ve koşullu sevgi ile çevrelenmiş bir dünyada ise, hayatta kalmak ve kendi değerini korumak adına büyük bir içsel mücadele vermek zorunda kalır. Bu mücadele, onu hanımefendiliğinden ödün vermeye, kendini savunmak adına daha sert ve kararlı bir duruş sergilemeye iter.
Bir erkek, bir kadının duygularından anlamaz ve empati kurma yeteneğinden yoksunsa, bu durum kadının içsel dünyasında büyük boşluklar yaratır. Kadın, kendini ifade etmekte zorlanır, çünkü karşısındaki kişi onun hislerini anlamaktan acizdir. Duygusal duyarsızlık, kadının yalnızlık hissetmesine ve içindeki sesin giderek daha da kısılmasına neden olur. Onun bu yalnızlık ve anlaşılmama hissi, zamanla bir öfke ve hayal kırıklığına dönüşür. Hanımefendiliğini korumak adına sergilediği sabır, bir noktadan sonra tükenir ve kadın kendini savunmak için sertleşir.
Şefkat göstermeyen bir erkekle yaşamak, kadının kalbinde bir buz tabakası oluşturur. Destek ve anlayıştan yoksun bir ilişkide, kadın kendini değersiz ve yalnız hisseder. Bu duygusal soğukluk, onun içsel direncini kırar ve güven duygusunu zedeler. Ancak, bir noktada kadın, kendi sıcaklığını ve şefkatini korumak için mücadele etmeye karar verir. Hanımefendi tavrını bir kenara bırakır ve kendi haklarını savunmak adına sert bir duruş sergiler. Bu süreçte, içindeki gücü ve kararlılığı keşfeder.
Bazı erkekler koşullu sever.Koşullu sevgi, bir kadının özgürlüğünü kısıtlayan ve onun kendini ifade etmesini engelleyen bir zincirdir. Sevgiyi hak etmek için sürekli çaba sarf etmek zorunda kalmak, kadının ruhunu yorar ve onu duygusal olarak yıpratır. Koşullu sevgi, kadının kendine olan güvenini sarsar ve sürekli bir belirsizlik içinde yaşamasına neden olur. Ancak, bir noktada kadın, bu zincirleri kırmak ve kendi değerini savunmak için cesaretini toplar. Hanımefendiliğini bozarak, kendi özgürlüğünü ve içsel barışını kazanmak için mücadele eder. Koşullu seven erkekler zaman zaman onu koşulsuz seven kadına duygusal ceza uygular. Duygusal ceza veren bir erkekle yaşanan ilişkilerde, kadınlar sürekli olarak manipülatif davranışlara maruz kalırlar. Bu tür bir ilişki dinamiği, kadının psikolojik olarak yıpranmasına ve kendini savunma mekanizmalarını geliştirmesine yol açar. Duygusal cezalandırma karşısında, kadınlar bazen kendilerini korumak adına daha sert ve mücadeleci bir tavır takınmak zorunda kalabilirler.
Duygularından anlamayan, şefkat göstermeyen ve koşullu seven bir erkekle ilişkide olmak, kadınlar için oldukça zorlu bir deneyimdir. Bu tür ilişkilerde, kadınlar bazen kendilerini savunmak ve haklarını korumak adına hanımefendiliklerini bozmak zorunda kalabilirler. Ancak, bu durum kadının içsel gücünü ve kararlılığını keşfetmesine de olanak tanır. Sağlıklı ve dengeli ilişkilerde, karşılıklı anlayış, şefkat ve koşulsuz sevgi önemlidir. Kadınlar, kendi değerlerini ve duygusal sınırlarını koruyarak, hak ettikleri değeri görmedikleri ilişkilerden uzaklaşma cesaretini göstermelidirler.
Bu cesareti arayan hemcinslerime ve bu kadın neden hanımefendiliğini bozuyor diye sorup duran karşı cinslerime gelsin bu yazım.
Nimet Ünal Mızraklı
@nisanrain
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(1)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
@_seroca
(09.08.2024 14:01 -
#2191)
cesur yüreğine saglik canim..Bir cok kadinin iç sesini okudum bu güzel yazında.kalem daim olsun..
Nimet Çok teşekkür ediyorum canım benim.
Nimet Çok teşekkür ediyorum canım benim.