Sararmış yapraklar ne kaldırımlara ne hikayelere şahit?
Süpürge darbeleriyle bir araya toplamaya çalışılan hayatlar hoşçakal ülkesiyle dağılır.
Solgun bir hüzün kaplar yüreğimi ...
Hayat da bizi bir yerlere hızla süpürmüyor mu?
Evriliyoruz her gün bir halden bir hale....
Sonbahar gazelinde kendimizi bulmamız bekli de ondan değil mi ?
Yapraklar gibi renklidir insan ...
Kimi vakit sararır solar kimi vakit al al yanar ..
. Toprak denen künyemiz benzerlikler taşır bu dengede öyle değil mi? ....
Kurumuş yaprakları, ezmek ile ezmemek arası bakmak ile bakmamak arası bir halet -i ruhiyeye bürünür sol yanım ..
Canım yanar ,canım kanar, canım atar çatırdayan dalından kırılan maziye...
Anılar gözümün önünden su gibi akar ...
Sinema şeridi gibi dizilir kapıma......
Taze yapraklar ile gençlik aralanır ,arar bulur mazinin paslanmış anahtarını ...
Sorgusuzca girer ayakların hesapsız, korkusuz ,beklentisiz...
Dolaşır ruhun , başın döner , yüreğin arar, kalbin kanar yine de kurumuş yapraklara dönmeyi istemez sersefil halin... ...
Ve kırılan ses ile dağılır tüm düşlerin...
Bir hışırtı ile karışırsın hengamesi büyük zamana ....
Vakit neydi sahi !!!
Öznur Türk Özöncel